Web sitenize harcadığınız paranın geri dönüşünü nasıl sağlarsınız?

Web sitesi, broşür gibi, televizyon reklâmı gibi sınırlamaları olan bir tanıtım yolu değildir. Fazla mesai yapan, aynı anda birden fazla amaca hizmet veren bir satış elemanı gibidir. Etkiye tepki verir, cevap arayan insanlara ulaşır ve potansiyel müşterilerinizin çoğu için markanızın ilk izlenimi web sitenize bağlıdır.

Eğer siz de diğer çoğu işletme sahibi gibiyseniz web sitenizin nihai amacı, kullanıcılara ürününüzü veya hizmetinizi satmaktır. “Web sitesi yaptırmak istiyorum” diyorsanız bu noktada sorulması gereken önemli bir soru da şudur: Web siteniz, size iş başvurusu için gelen bir insan olsaydı onu işe alır mıydınız?..

Sonuçları Forbes’te yayınlanan bir araştırmaya göre şirketlerin aradığı ilk üç özellik:

1. Profesyonellik (%86)
2. Yüksek enerji (%78)
3. Güven (%61)

Şirketlerin, tıpkı broşürlerinde olduğu gibi web sitelerinde de sadece görsel güzelliğe odaklanmaları, çok yaygın yapılan bir hatadır. Verilmek istenen mesaj ne? Görünüm ve yarattığı izlenim ne olacak? İçeriği nasıl? Bunlar, gayet açık ve göz önündeki kaygılardır. Ama profesyonellik, enerji ve güven unsurlarını aktarmakta o kadar da etkili değildirler.

Göz ardı edilen performans

X.com’un, satış müdürlüğü pozisyonu için şirketinize başvurmaya gelen biri olduğunu hayal edin. Birkaç dakika geç geliyor ama bunun sebebinin trafik olduğunu söylüyor. Tabii “Sorun değil” diyorsunuz, “Bu saatte trafik olması normal.” Geçip karşınıza oturduğunda, ilk bakışta kılık kıyafeti gözükse de çoraplarının birbirinden farklı olduğunu fark ediyorsunuz. Sağ kol düğmesi de sökük. Bunu görmezden gelmeye çalışıyorsunuz, çünkü kimseyi dış görünüşüne göre yargılamanın doğru olmayacağını düşünüyorsunuz.

İş görüşmesi başlıyor, “Başvurunuz için teşekkürler. Yeni bir Satış Müdürü alacak olmaktan biz de çok mutluyuz. İş geçmişinizle konuya girelim isterseniz, ne zamandır satışta çalışıyorsunuz?” diye lafa giriyorsunuz.

Sessizlik oluyor. X.com, size boş boş bakarken 10 saniye sessizlik oluyor, sanki sorduğunuz soruyu düşünüp taşınıyormuş gibi görünüyor ve sonunda cevap veriyor: “Şirketler, satış yaparak para kazanır. Bu yüzden beni işe almanız gerek.”

Eh, bu pek de iyi bir yanıt değil. Soruya cevap bile vermedi. Tekrar deniyorsunuz: “Daha önce satış biriminde çalıştınız mı?”

30 dakika boyunca soruyu farklı şekillerde soruyor ve sonunda en azından neden bahsettiğini bildiğini görüyorsunuz. Ancak bu noktada “küçük sorunlar” üst üste binmeye başlamış oluyor. Görüşmeye geç geldi, cevap vermekte zorlandı, cevapları yavaş ve garipti ve detaylı bilgi vermiyordu. Yani profesyonellikten uzaktı, enerjik değildi ve güven de vermiyordu.

Şimdi bu hikayeyi gözümüzde canlandırarak verimli bir web sitesi sahibi olma hususunda göz ardı edilen ama kritik önem taşıyan 3 ana faktöre bir göz atalım.

1. Hız

Aberdeen Group tarafından yapılan araştırmaya göre sayfa yüklenme hızındaki her 1 saniyelik gecikme, yaklaşık %7’lik bir kayıpla sonuçlanıyor. Yani 1 milyon liralık yıllık satışa sahip olan bir firma, yılda 70.000 TL para kaybediyor! Şirket, yılda 50 milyon liralık satış yapan bir e-ticaret sitesi diyelim. Bu sefer kayıp, 3.5 milyon liraya tekabül ediyor! Ve tüm bu kaybın sebebi, sitenin yüklenmesinde yaşanan 1 saniyelik gecikme.

İnternet hızları, mobil kullanım ve kullanıcı beklentileri, zamanla artmaya devam edecek. 10 yıl öncesine kadar 8 saniyelik sayfa yükleme hızı, kabul edilebilir bir hızdı. Ama bugün bir sitenin 4 saniyede açılması, kötü bir kullanıcı deneyimi yarattığı anlamına geliyor. Bunun sonucu olarak da siteden çıkma oranını belirleyen en önemli iki faktör, içeriğin doğruluğu ve sayfa yükleme hızı oluyor.

Google, siteleri değerlendirirken 2010 yılından beri sayfa açılış hızına da önem gösteriyor. Bu nedenle sitenizin yavaş olması, sadece kullanıcının gözünden düşmenize yol açmakla kalmıyor arama sonuçlarındaki konumunuzu da etkiliyor.

Ne yapmalı:

X.com, ziyaretçi almak için plan yapmalı. Öncelikle, sitenin performansını öğrenin. Hızlı sonuçlar ve öneriler için bu araçları kullanın:

Bulrog Web Sitesi Analizi

Google Pagespeed

Ne yapmanız gerektiğini öğrendikten sonra bu sitelerin verdiği sonuçlara göre hataları düzeltebilir veya web sitenizi tasarlayan web tasarım şirketine bu işi yaptırabilirsiniz. Hız için yapılan çoğu değişiklik, doğrudan sonuç verecektir.

Tabii bu noktada unutulmaması gereken şeylerden biri de hiçbir zaman tüm denetim sitelerinden %100 puan alamayacağınızdır. Örnek vermek gerekirse WMAracı’nda Facebook.com’un puanının 64, Google.com’un ise 63 olduğunu unutmayın.

2. Tutarlılık

Tutarlılık, profesyonellik demektir. Güvenilirliği, detaylara verilen önemi ve sunulan ürün için gösterilen tutkuyu gözler önüne serer. Diğer yandan tutarsızlık, ilgisizliği, zıtlığı ve istikrarsızlığı gösterir. Markalaştırma açısından bakıldığında tutarlılık, şirketinizin, işine odaklı bir uzman mı yoksa işlevsel olmayan bir amatör mü olduğunu gösterir. Bu konuda dikkat edilecek 3 dal, şunlardır:

3. Dil

Başarılı mobil uygulama tasarımları, istikrarlı bir çizgiye ve karaktere sahip olmanın, bağlılık yarattığını kanıtladı. Web siteleri de bu felsefeye ayak uydurmaya çalışıyor. Birkaç yazarı olan bir blogda her makalenin, kendi yazarının sesini yansıtması normaldir. Ama bu blogun haricinde sitenin bir bütün olarak, istikrarı yansıtması da gereklidir.

MailChimp, bunu kolaylaştırmak için kendi Voice & Tone kılavuzunu yayınladı. MailChimp, pazarlama materyallerinden haber bülteni arayüzüne kadar tutarlı bir yol izliyor. Kullanıcılara ne düşündüklerini sorduğunuzda MailChimp’e güçlü bir bağlılıkları olduğunu öğreneceksiniz. Bu da Constant Contact ve Vertical Response gibi rakiplerine karşı marka bağlılığını daha iyi yönettikleri anlamına gelmektedir.

Sitenizi birden fazla insan veya ayrı bir web yönetim şirketi yönetiyorsa kendi istikrar kılavuzunuzu hazırlamaya mutlaka vakit harcayın.

4. Tasarım

Tasarım, dilin görsel karşılığıdır. Yeni bir ürün için bir eylem çağrısı niteliğinde tek bir unsura odaklanıp genel tasarımı göz ardı etmek kolaydır. Tasarım konseptini daraltmak, dikkat çekmenin önemli bir yolu olsa da aşırıya kaçıldığında olumsuz şekilde sonuçlanabilir. Şunu unutmayın; kontrol altına alınmış çeşitlilik, ilgi çekici sonuçlar doğurabilirken rastgele yapılan tasarımlar, rahatsız edici olacaktır.

5. Düzen ve Navigasyon

İnternet kullanıcıları, kendileriyle ilgili içeriği bulmak ve kullanmak için web sitenize girecektir. Bunu yapmaları ne kadar zor olursa sitenizi de o kadar kolay terk ederler. Çekici bir tasarım, ziyaretçinin, markanıza bakışını değiştirirken istikrarsız bir düzen veya kafa karıştıran bir navigasyon, bu hoş duyguları kolayca yok edip rahatsız edici bir izlenim bırakabilir. Bunun anlamı, daha markanızı tanıtamadan potansiyel müşterinizi kaybettiniz demektir.

Ne yapmalı:

Bir web tasarım şirketiyle çalışın! Açık kaynak kodlu mükemmel içerik yönetim sistemlerinin revaçta olduğu bu çağda insanlar, içeriği kendileri yönetse de arkaplandaki web tasarım uzmanlarına olan ihtiyaç, göz ardı edilemeyecek boyuttadır. Web uzmanı, bu noktada kalite güvencesi sağlayan bir yetkili gibi görülebilir.

Formlar

Söz konusu olan bir iletişim formu, haber bülteni formu veya eksiksiz bir e-ticaret ödeme formu da olsa kullanıcının, tüketici konumundan web sitesi sahibine bilgi veren kişi konumuna girmesiyle birlikte büyük bir değişiklik söz konusu olur. Bu yüzden en büyük değeri kazanmanın yolu, genellikle web formlarından geçer.

Bir ziyaretçinin karşısına bir form çıkardığınızda, ondan size güvenmesini istemiş olursunuz. Bu, aslında basit bir talep değildir. Formları bir tür bilgi toplama aracı olarak görmekten ziyade, online satış sürecinizin son adımı olarak görmelisiniz. Tüm satış uzmanları, satış işleminin mümkün olduğunca kolay ve sorunsuz olmasını önerecektir. Web formları konusunda da aynı şey geçerlidir.

Ne yapmalı:

İş başvuruları gibi konular için özellikle uzun olacak şekilde tasarlanan formlar haricinde bu basit kurallar, çoğu form için geçerlidir.

1. Web formunuzun her kısmını inceleyin ve kendinize şu soruyu sorun: “Bu kısım olmadan bu işlemi tamamlayabilir miyim?” Cevabınız evetse o kısmı çıkarın.
2. Form, doğrusal olmalıdır. Yani sırasıyla hangi boşlukların doldurulacağı, ilk bakışta açık ve net olmalıdır.
3. Zorunlu alanları belirtin. Bir boşluğun doldurulması zorunluysa yanına işaret koyarak veya açıkça zorunlu olduğunu yazarak bunu belirtin. Bir formu doldurduktan sonra geri dönüp hatalı kısımları düzeltmek zorunda kalmak, kullanıcı için oldukça rahatsız edici bir durumdur.
4. Formunuzun çalıştığından emin olun! Çoğu form, harici API’lerle çalıştığı için sizden kaynaklı olmadan sorun çıkarabilir. Bunları kontrol etmeyi unutmayın.

Sonuç:

Şirketiniz küçük de olsa web siteniz, yaptığınız yatırımın geri dönüşünü fazlasıyla sağlayabilir. Strateji, tasarım ve dijital pazarlama, verimli bir web sitesi için ana unsurlarken sadece bulunsun diye yapılmış bir web sitesi, şirketinizi kalitesiz ve bayağı gösterebilir. Şirketiniz için web sitesi yaptırırken yalnızca güzel olmasına değil işlevsel olmasına da dikkat etmeyi unutmayın.